Dünyanın Öbür Yüzü

Onların bir anavatanı var ancak başka ülkelerde birer yabancı olarak yaşıyorlar. İsveç'te yaşayan bir Uygur, Japonya'da yaşayan bir Türk, ABD'de yaşayan bir Meksikalı ve daha fazlasının hikâyesine kulak veriyoruz.

Dünya çapında evsizlik gitgide yaygınlaşırken farklı türleri de ortaya çıkıyor. Kimileri sokaklarda yaşarken kimileri arabalarında yaşamak zorunda kalıyor. Dört duvar bulacak kadar şanslı olanlarsa oldukça dar bir alanı paylaşıyor. İşte bu, onların hikâyesi.

Yemek için bile evden çıkmanın gerekmediği bir çağda insanlar, etkileşim ve iletişim kıtlığı sonucunda yalnızlığı doruklarına kadar yaşıyor. Arkadaş edinmek için kiliselere katılan Jack ve yalnız Londralılar için bir topluluk kuran Anna gibi insanların hikâyesine kulak veriyoruz.

Dünyada sayısız insan, dolayısıyla sayısız bağımlılık türü var. Kimileri uyuşturucu maddelerle hayatını karartırken kimileri alışveriş ve teknoloji gibi daha masum görünümlü bağımlılıklara yöneliyor. Bu bölümde kaygıdan kurtulma arayışında olan insanların hikâyelerini dinliyoruz.

Kimilerine göre uç kabul edilen bir davranış, başka bir topluluğun kabullenilmiş kültürel unsuru olabilir. Cosplay gibi masum görünümlü bir hobi kimlik bunalımına yol açar mı? Birkaç dövme yaptırmak normalken bütün vücudu kaplatmak aşırıya kaçmak mıdır?

Çoğunlukla temel bir hak olarak kabul edilen sağlık hizmetleri, ABD gibi ülkelerde bir ayrıcalık. Üstelik evrensel sağlık hizmeti veren ülkelerde bile sağlık sektörü pek iç açıcı değil. Sağlık alanındaki sınıfsal uçurum gitgide derinleşiyor.